Ramazanı Görmek

Uzun zamandır yazamıyorum.Okuyan pek olmasa bile bunu ihtiyaç olarak hissediyorum.Sen yaz, elbet okuyan okur.Konuyu hala bulmadım.Yanımdaki vantilatörden fikir türetmeye çalışıyorum.Word üzerinden yazınca daha profesyonel hissediyor insan.Haksız mıyım?

Günler geçerken aynı günde hem sıcağa, hem de soğuğa hasret kaldığımız oldu.Suyla bi yere
 kadardı.Ramazan başladı.

  Ramazan ayını hep sevmişimdir.Sonbaharda, yağmurda ıslanmasın diye karnımda taşıdığım pidenin beni ısıttığından mıdır; yoksa herkesin biraz daha iyi olduğundan mıdır bilmem.Sonuçta bu ay daha bi’güzel oluyor bence.

Akşamları bir başka güzeldir ramazanların.Evde olanı da dışarıya çıkmaya başlar.Yaz olduğu için hava da güzel oluyor tabi.İftar yemeği vardır ramazanın.Çok fazla olsun istenir, az yenir.İnsan tıkanır kalır.Açlığı bir kase çorba iki bardak suyadır.Duruma göre sonrasında dışarıya çıkma, Dünya Kupası maçlarını izleme, arkadaşları toplayıp halı saha maçı vb. yapıldığı görülmüştür.


Sahur farklı olur.Zaten uyunmamıştır kimi zaman.Uyumayıp sahuru kaçıranı olmuş mudur bilmem; ama zor bela uyanmış tam yemeği koymuş insanın yemeğe başlayamadan sabah ezanını duyup yemek yiyemeden kalkmışlığı görülmüştür.Bu türler saat 13:00’ı geçkin sürelerde uyku halinde bulunabilir.Uyumayan daha erken kalmaktadır.

Bu belgesel tadında yazıyı da bitiriyorum.Okumaya cesaretim yok.Yarısını sileceğimde şüpheliyim.

Güneş tepede.Şu anda bir şantiyede kalıyorum.İftar saat 20:29 gibi.

Şu anda oyun tanıtımı yapasım bile var.Sonraya saklayalım.Not defterim vardı benim.Evde kaldı.Ona yazmıştım aklıma gelen yazı fikirlerini.Yaz
Şahin Güvensoy
Şahin Güvensoy

Atanma yolunda çabalayan bir Türkçe öğretmeni ve aynı zamanda blog yazarı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum teşvik edicidir. Eleştireldir.